- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Öne Çıkan Yayın
Gönderen
Unknown
tarih:
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Bilimin beyaz perdeye, beyaz perdenin bilime olan etkisi su götürmez bir gerçektir. Bu ayrılmaz ikilinin arasındaki korelasyon 1969'da insanlığın Ay'a ayak bastığına şahit olan X kuşağı çocuklarının yakıtı niteliğindeydi. Hayal gücünden oluşan uçsuz bucaksız, sınırsız bir yakıt. İşte bu yazımızın kahramanı da beyaz perdelere konu olan, çok az kişinin bildiği fakat birçok bilim kurgu hayranının ve Star Trek: Discovery dizisinin takipçilerinin bu kahramana ve hatta bu olaya aşina olduğuna eminim. Belki de bu küçük kahramanımızın gerçekten varolduğunu bilmeselerde beyaz perde aracılığıyla onu çok iyi tanıdıklarına da bahse girerim.
Şimdilerde ise Y kuşağı çocukları güneş sistemimizdeki hayatı evrene yaymaya hazırlanıyor. Ancak, bu yolculuğa çıkacak ilk canlı, insan olmayacak hatta insanların çoğunun bunu tanımadığından bahsetmiştik. Bilim insanları Oort bulutunun (Güneş sisteminin dışındaki buzlu daire) dışındaki ilk yaşam yolculuğuna küçük, tombul, çimdik yüzlü su ayılarını göndermeyi planlıyor.
Bu kadar dayanıklı ve küçük boyutları -neredeyse bir milimetre (0,04 inç) uzunluğu- ile birlikte, su ayıları güneş sistemi dışına yapılacak bir seyahat için en uygun adaylar olabilirler. Bu bataklık domuzcukları aslında bir çeşit iplik kurdu olan Caenorhabditis elegans sınıfına girerler. Işık hızına yakın bir hızla uzayda sörf edecek gofret boyutunda bir uzay gemisinin muhtemel pilotları! Lazer yakıtlı olması düşünülen gofret gemi NASA'nın Starlight programından doğdu; amacı, ışık hızına çok yakın hızlara ulaşmak için fotonların, küçük objeleri itmesini sağlamak.
Su ayıları extrasolar deneyler için onları özellikle yararlı yapan özel güçlere sahipler. Onlar süper dehidratör ve soğutuculardır. Aşırı sıcaklık ve soğuk altında travmaları atlatmak için büzüşürler. Koşullar iyileşirken onlar kaybettikleri suları tekrar kazanır ve hiçbir şey olmamış gibi devam ederler. Yani su ayıları şoklanıp yeniden canlandırılabilir.
Elbette her iki türün de boyutlarının çok küçük olması uzay yolculuğu için faydalı olabilir. İplik kurtları mikroskobik canlılar; su ayıları ise sınırın gözle görebileceğimiz tarafındalar. Yani, dünyevi hayatın yıldızlara giden ilk yolculuğu için minik bir uzay gemisine sığacak kadar küçük.
Rus hayırsever ve Breakthrough Starshot programının finansörü Yuri Milner, planların hala akıcı olmasına rağmen, en yakın yıldız sistemi olan Alpha Centauri'ye olabilecek ilk yıldızlar arası seyahatin 20-25 yıl sonra gerçekleşebileceğini söyledi.
KAYNAKÇA:Live Science
Yorumlar
Yorum Gönder